2 Nisan 2013 Salı

New York Metrosunda Saçma Sapan Bir Gezinti

Bugün metroda eve dönerken biraz dalgınlığım, biraz da çokbilmişliğim yüzünden uzun ve anlamsız bir yolculuk yapmak zorunda kaldım. Hemen anlatayim detaylarını.

Artık yavaş yavaş Türkiye'ye dönüş hazırlıkları yaptığım için U-Haul isimli taşınma şirketine gidip karton kutu satın aldım 10 tane. Şirket 23. sokak üzerinde, benim eve giden metronun en yakın istasyonu da 9 sokak ötede, 14. sokak üzerinde. Dedim şimdi bu kadar kutu ile kim yürüyecek 9 blok, atladım 23. sokaktan bir trene, nasıl olsa ilerdeki istasyonlardan birinde benim eve giden trene geçerim diye düşünüyorum. Çok geçmeden de geldi tren, bindim gidiyorum. Buraya kadar her şey güzel ama esas macera bundan sonra başlıyor.

7 Mart 2013 Perşembe

Ayrılık

Akşam saatleri, dışarısı karanlık. Yağmur yağmaya başlıyor, ne kadar da uygun diye düşünüyorum, kasvetli başlayan güne kasvetli bir son. Ne yapsam olmuyor, kafamı toparlayamıyorum. Ne zaman ki düzeldim, iyiyim diyorum, iki dakika sonra gene başlıyorum onu düşünmeye. "İletişim kuramıyoruz, ben gidiyorum." dediğinde daha yeni uyanmıştım, kendime bile gelemeden çıktı gitti. Gerçek sebebin ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yok, öğrenebileceğimi de zannetmiyorum. "Ne yapacaksın, nerede kalacaksın?" diye sordum, bir şeyler geveledi. Arkasından sadece "Gitme, lütfen gitme!" diyebildim ama dinlemedi. Ben de kafamda soru işaretlerim ile öylece kalakaldım.