Sevgili okuyucu,
Eminim ki şu an aklından binbir türlü soru geçmektedir. Kimdir bu adam? Neden böyle bir sayfa açma ihtiyacı hissetmiş? Nelerden bahsedecek? Ne sıklıkla yazacak? Yazdıklarını kimler okuyacak? Hepsine tek tek cevap vereyim.
İlk soru kim olduğum ile ilgili. Ben herhangi biriyim. Tabii ki benim de bir adım, ailem, arkadaşlarım; kısacası kendimce bir yaşantım var, ama bu sayfayı ilgilendirdiği kadarıyla herhangi biri olabilirim. Hatta yukarda soruyu sorarken "Kimdir bu adam?" demişim ama kadın bile olabilirim (veya olmayabilirim). Belki en yakın dostunuz, belki seneler önce tanışıp bir daha konuşmadığınız biriyimdir, ya da belki ilerde en yakın arkaşınız olacağım veya belki de sadece şu an okumakta olduğunuz yazıları yazan kişi olarak kalacağım. Uzun lafın kısası, bu sayfada yazılanların herhangi biri tarafından yazılmış olarak okunmasını ve değerlendirilmesini istiyorum. İlerde yeni yazılar yazdıkça doğal olarak hakkımda pek çok bilgi açığa çıkacaktır, ama şu an için herhangi biriyim.
Neden böyle bir sayfa açma ihtiyacı hissettim? Açıkcası tek amaç yazmış olmak. Herkes gibi benim de kafamın içinde dönüp duran bazı düşünceler var, başlıkta okuduğunuz üzere. Belli bir konuda değil, herhangi bir konuda olabiliyor bu düşünceler. Bu sayfanın amacı, bu düşünceleri organize edip bir köşeye koymak. Daha sonra bu yazıları ne yapacağım veya bu yazıların ne işe yarayacağı ile ilgili en ufak bir fikrim yok. Büyük ihtimalle bir süre sonra unutulup giderler.
Bu sayfada nelerden bahsedeceğim konusunda pek fazla kısıtlama yok, her şeyden bahsedebilirim. Kesin yazacağım şeyler var tabii; okuduğum bir kitap, izlediğim bir film, gittiğim bir konser pekala bir yazı olarak karşınıza çıkabilir. Ayrıca hatıralarda yaşayan bir insan olduğum için büyük ihtimalle bir hatıralar geçidi köşesi de olacaktır. Surekli olarak bir şeylerden yakınmaya da bayılırım, o yüzden metroda beni gıcık eden birisi hakkında veya öğrencilerimin performansları hakkında mızıklanmalarım çok büyük ihtimalle yazılarımda yer bulacaktır. (Böylece hakkımda bir bilgiyi de açığa çıkarmış bulundum, öğrencilerim var, evet.) Kesin yazmam diyeceğim ise pek bir şey yok. Sadece politika ve din gibi konulara pek girmeyi düşünmediğimi söyleyebilirim. Dikkat edeceğim bir başka nokta ise, yazılarımda isim veya başka bir takip edilebilir bilgi vererek şahıslardan bahsetmekten kaçınacağım. Mesela "bir arkadaş" veya "metroda yanımda oturan öküz" veya "öğrencilerimden biri" diyebilirim ama "geçenlerde evini boyamasına yardım ettiğim arkadaş" veya "geçen bahar verdiğim dersi alan tek zenci öğrenci" gibi ifadelerden kaçınacağım. (Hadi bir bilgi daha vereyim, öğrencilerimin büyük çoğunluğu zenci).
Ne sıklıkla yazacağım? Bunu aslında ben de merak ediyorum. Şimdilik hedef olarak haftada iki yazı diyelim ama şu otuz sene içinde kendimi biraz olsun tanıyabilmiş isem eğer, başlarda haftada iki değil yirmi iki yazı yazarım, daha sonra da sıkılıp ayda yılda bir yazarım.
Son olarak, kime yazıyorum bu yazıları? Açıkçası bu yazıları tek bir kişi için yazıyorum, o da kendim. Sayfanın adresini kimseye vermeyeceğim mesela. Kendim yazıp kendim okuyacağım yani. Kendim yazıp kendim okuyacağım, ama başkalarının yazılarımı okuması da beni herhangi bir şekilde rahatsız etmez, zaten öyle olsa herkese açık bir sayfaya niye yazayim? İsteyen okusun, hatta burda yazdıklarımı memleketin bir köşesinden birinin okuyup "Valla lan!" demesi fikri hoşuma gidiyor. Kimse okumazsa da mühim değil, dediğim gibi, hedef okuyucu kitlem tek kişiden oluşuyor. Bu noktada bunları niye Türkçe yazdığım da ortaya çıkmış oluyor, eğer arkadaşlarımın çoğunluğunu hedef alsam, yazıları İngilizce yazardım; çünkü arkadaşlarımın çoğu ya ana dili İngilizce olan, ya da şurda yazacaklarımı okuyacak kadar İngilizce bilen insanlardan oluşuyor. Ama sayfayı okuyanlar sadece kendim ve internette dolaşırken yanlış bir sokağa sapmış bir kaç gezginden oluşacaksa, yazıların Türkçe olmasını tercih ederim.
İşte böyle. Niyetimizi ortaya koyduk, kurallarımızı belirledik. Bakalım bundan sonraki ilk yazımız ne hakkında olacak. Bir kaç gün sonra görüşmek üzere.
Sevgiler,
Yazar